Eylem Planı Sizin Olsun, Yaşamak İstiyoruz Özgür ve Korkusuz – MOR SEMİNERLER

Anasayfa Analiz Eylem Planı Sizin Olsun, Yaşamak İstiyoruz Özgür ve Korkusuz – MOR SEMİNERLER
Eylem Planı Sizin Olsun, Yaşamak İstiyoruz Özgür ve Korkusuz – MOR SEMİNERLER

Göksu Cengiz

“Bu kadehi kimin ve niçin kaldırdığımızı da unutmadan” son günlerde izlediğimiz 8 Mart reklamlarından biri. Masadakiler hep birlikte Dünya Kadınlar gününe kadeh kaldırıyorlar ardından Demet Evgar havadaki elleri teker teker kadına yönelik şiddetin nasıl parçası olduklarını hatırlatarak indiriyor.  Bu kutlamayı televizyondan izleyemiyoruz, sebepleri var ama televizyonlardan izlediklerimiz yukarı kalkan ellerimiz nedendi hatırlatmak istiyor. İnsan hakları eylem planı’ndan ve kadına yönelik şiddeti bitirme ‘söz’ünden bahsediyoruz. Yirmi yıldır kadınlara yapmadığını bırakmayan, her fırsatta haklarımıza ve yaşamlarımıza saldıran bir iktidarın ve şürekasının bırakın kadınların özgürlüğü ve eşitliği için adımlar atmayı kadına yönelik şiddetin doğrudan sorumlusu olarak siddeti azaltabileceğine inanmak en hafif tabiriyle saflık olacaktır. Pandemi koşulları altında bile İstanbul Sözleşmesi’ni tartışmaya açanların, çocuklara yönelik cinsel istismarın önünü açan yasa tasarılarını mecliste oylatanların kadınlara özgürlük getiremeyeceği açıktır. AKP iktidarı her sıkıştığı dönemde demokrasi vaatlerine kadınları alet etmekten hiç geri durmadı, kadına yönelik şiddetin ve eşitsizliğin geldiği noktanın bir numaralı faili gerici toplumsal cinsiyet rejimi inşasında dahi kadın bedenini kirli siyasetinin parçası haline getiren AKP’nin ve dinci gerici ortaklarının ipliği pazara çıkmıştır.

2010 referandumu hafızalarda taze. Ne yazık ki feminist hareketin AKP’nin referandum oyunundan ilk seferde bir bütün halinde çıkamadığı da bir gerçek. Belki bugünün dağınık kadın hareketinin en önemli duraklarından birini de 2010 referandumunda yaşanan dağılma oluşturuyor. Ancak unutulmaması gereken bir şey var ki yaşamlarına sahip çıkan ve özgürlükleri için mücadele eden kadınların doğrudan sokakta büyüyen sesi feminist hareketi de dönüşüme doğru itiyor. Kadınların 2017 referandumuna damgasını vuran hayırı bunun en gerçek cevabı olarak heybemizde.

Sözün kısası kadınların AKP’nin demokrasi ve insan hakları sözlerine karnı tok esas hatırlanması gerekense kadın hareketinin de artık modası geçmiş bu boş umuda kapılmaması olacaktır. Gün bizim, isyan bizim ancak biz bir arada olursak değiştirecek güç bizim. Bırakalım eylem planlarını, kimin için ve niçin mücadele ettiğini bilen kadınların sesi 8 Mart’ta sokaklarda olacak.

Yanıtla